17 Ekim 2009 Cumartesi

Anadolu Turizm'le Ankara'dan İstanbul


  İstanbul'a taşındıktan sonra Ankara'da kalan eşyaları da toparlamak amacıyla bir kaç Ankara seferi daha yapmak durumunda kaldım. Son gidişimde her zaman yaptığım gibi Kamil Koç'la gitmek yerine Anadolu Ulaşım'ı tercih edeyim dedim. Hem test etmiş olurum, çünkü Ankara'dan İzmir'e giden arkadaşlarım çok tavsiye ediyorlardı diyerekten internetten biletimi almaya koyuldum.


  Anadolu ulaşım Uşak merkezli bir firmaymış, nette bir iki araştırdığınızda otobüs olayına ciddi yatırım yaptıklarını görebiliyorsunuz. Normalde böyle başlayan cümleler kurmam, gördü mü de "anam reklam var" deyip kaçarım :) Ama test ettim, onayladım, abiler hakikaten bu yatırımı yapmışlar, gözlerimle gördüm..

  Internetten bilet alışından başlayalım. Kamil Koç'unki gibi janjanlı değil, ama yine de gayet basit, kullanışlı bir arayüzle güzel bir bilet satış ekranı tasarlamışlar. E-posta adresi üzerinden üye olabiliyorsunuz, Sonra bilet satış, rezervasyon v.s. işlemlerinizi gerçekleştiriyorsunuz. Bilet satışından sonra da cep telefonunuza konfirmasyon kodu SMS'le geliyor (Kamil Koç bunu becerememişti niyeyse benim telefonumda.. Ve yalnız da değilim sanırsam bu hususta..)

  İstanbul Ankara arası seyahat edecekseniz bilet alırken ekranda göreceğiniz yapı şu şekilde, şaşırmayın :) "Len bir yamuk olmasın, neticede Türk firması" demiştim ben, içimde hafif bir tereddütle tekli koltukları seçmiştim. Merak etmeyin, gönül rahatlığıyla seçin. Bilgisayarcı gözüyle: pratik bir çözüm, normal kullanıcı gözüyle: çok mu zor geldi oraya üçlü koltuklu arabalar için bir koltuk seçme resmi koysanız? Hani az buz da değil, varmış bayağı bir 2+1 arabanız da..

  Bilenler için, Ankara Aşti'de 37-39 arası peronlar Anadolu Ulaşım'a aitmiş, gazete bayinin hemen yakını. Aşti'den bindiğim için Mesa'daki duraklarını bilmiyorum ama Mesa civarında da durduk, Kendi durakları var. Telefonla arayıp, öğrenip yorum olarak yazabilirsiniz mesela, ey sevgili okur :)

  Bilet fiyatları en son aldığımda 32 tl'ydi Internet üzerinden satışlarda. Normali 35 tl. Ve bu fiyata sizi nasıl bir yolculuk beklediğini anlatmaya çalışıcam :)

Yolculuk

  Kamil Koç'la seyahat ettiyseniz görmüşsünüzdür 2+1 arabaları, onunla aynı stil. Evet, 2+1 koltuk düzeni Ulusoy'un Royal Class'larında da var, (bu post yazılırken 52 tl'ydi Ankara-İstanbul) ama model olarak Kamil Koç'taki 2+1'ler gibiydi benim bindiğim araba. (Varan'ın da rahat hattı var galiba ama işbu nedenden dolayı(swh) varanla hiç seyahat etmedim şimdiye kadar.)

  Ankara İstanbul arası'nda iki seferleri var şimdilik, 23:59 ve saat 13.00'te olmak üzere. İstanbul için Ataşehir'den mi Esenler'den mi biniyorsunuz, o da fark ediyor tabi, bu saatler Esenler için yanılmıyorsam. İki çeşit araba gidiyormuş bu seferlerde Kızılay yazıhanesinden öğrendiğim kadarıyla, birinde priz yokmuşmuş sanırım; priz önceliğiniz varsa (ki laptop = priz diyenlerdenseniz) bilet almadan önce onu bir teyit ettirin derim. Arabalar MAN Fortuna ya da MAN Mega Fortuna, özel olarak 2+1 hale getirilmiş özel arabalar.

  Kamil Koç'un koltuk arkasına gömbedded LCD ekranları olan bir arabasına denk gelmiştim (Kamil Koç Alibeyköy yazıhanesindekilere göre bir kaç tane varmış o arabadan zaten :) ) Anadolu Turizm'de de gömbedded ekran mevcut. 17 kanal, yol ekranı, TV'ler, müzik yayını ve film yayını mevcut. Uydu bağlantısı olduğu için görüntü netliği, ses v.s. konusunda yoldaki abzürt yerler dışında bir sıkıntı yaşamıyorsunuz. (Ankara İstanbul arası için şimdiye kadar aldığım en kaliteli yayın diyebilirim.) İsterseniz oyun v.s. de varmış ama Muavin'in dediğine göre çocuk oyunlarıymış, bence boşuna denemeyin dedi. Saati 1 tl'ye kiralanıyor oyunlar. Deneseydim aslında bak, şimdi içimde kaldı, bir dahaki sefere deniyyim bari :)

  Koltuğunuza oturduğunuzda öndeki eşya filesinde Kulaklık boneleri (2 adet), uyku göz bandı (2 adet), bir de alabileceğiniz hizmetleri anlatan bir kart bulunuyor. Kulaklıklarınız çalışmıyorsa söylemeniz dahilinde anında değiştiriyorlar, ikişer tane koymalarının yararını da kulaklığımın bozuk olduğunu öğrenip değiştirmemle gördüm.

-Serdar: Ee, kulaklıklar için bone de alabilir..
-Muavin: Koltuğunuzun önünde var efendim, bu gibi durumlar için iki tane koymuştum.
-Serdar: Hmm, peki.. =)


  Böyle anlatınca eblek durumuna düşmüş olabilirim belki ama yedekleriyle konulması olayını takdir ettim, onu belirteyim dedim :)

  Uyku göz bandı hakikaten başarılı bir çalışmaymış, denedim ve beğendim. Hatta "madem tek kullanımlık (üzerinde öyle yazıyor, bu çıkarımı ben yapmadım :) ), eve götüreyim de besliyyim" diyip kullandığım göz bandını aldım, seve seve kullanıyorum.

  Kaptan yola çıkmadan önce ayağa kalkıp "Hoşgeldiniz sayın yolcularımız, hepinize iyi yolculuklar dileriz" şeklinde bir girizgah yaptı, Kaptan abinin kişisel ritüeli midir bilmiyorum ama yola çıktığımızda zaten yayına verilen otomatik "Hede-Hödö yolculuğunda bizi tercih ettiğiniz için teşekkür ederiz" yayınından daha samimi geldi diyebilirim :)

  Servis v.s. oldukça başarılı, muavinler gerçek anlamda güler yüzlü, en azından benim rastladığım abi öyleydi.. Yani zorla "ne alırsınız efendim, başka bir arzunuz efendim" diyen abilerden değil, otomatiğe bağlamamış kesinlikle.. Ha durur muyum, muhabbet ettim adamla da tabi :p Tecrübeli bir abi, Uşaklıymış, daha önce çalışmış Anadolu Seyahat'te, sonra bir ara ara vermiş, bu sene tekrar çalışmaya başlamış filan.. Neyse :)

  Kamil Koç'un muhtemelen "çok para gidiyor yav" diyerek kaldırdığı Dardanel'in Üçgen Sandviçleri otobüste görünce ne kadar sevindim anlatamam =) Hastasıyım, karnım ağrıyana kadar yiyebilirim, keza madem açık büfe diyip 5 tane yedim dönüş yolunda!!.. Benim için bir Schlotzky's (bakmadan yazdım valla :p) sandviçi gibi birşeydir o üçgen sandviçler. Diyet ürünler v.s. de mevcut, "aman kalori canım kalori" diyenlerdenseniz alın o tatsız tutsuz kandırmacalı şeylerden isterseniz..


  En önemlileri sona sakladım aslında :) Mega Fortuna'larda priz olduğunu teyit ettiyseniz zaten görevli abi ya da abla muhtemelen söyleyecektir; sadece ikili koltuklarda priz olduğunu ama ben de burdan söylemiş bulunayım. Tek priz var ikili koltuklarda, koruması v.s.siyle birlikte hemen dirseğinizin altında (Ulusoy'un bazı arabalarında çok eblek yerlerdeydi, e.g. koltuğun altında, yazar burada ona istinaden şeyettiriyor ;) )

  Priz olayını da hallettiğinize göre, laptop'la Ankara İstanbul arasındaki yolculuğunuzun keyfini sürebilirsiniz. "İyi de balım, ben senin gibi gününün yarısını bilgisayar başında geçiren biri değilim ki, ya da öyleyim ama niideyim otobüs yolculuğunda laptop'ı.. Benim olayım en fazla iki chat yapmak, facebook'tan eski manitalar ne yapmış, arkadaş çevremden son havadisler neler onlara bakayım diyen birisiyim. Hadi senin güzel hatrına iki de video seyredip milliyet'e baktım mı daha da kullanmam zaten" diyorsanız, hazır olun, geliyor, otobüste netbook kiralayabiliyorsunuz. Saati 3 tl hem de.. Otobüse binerken bu ne bohem yav, muavin netbook'la geziyor, yuh, çüş, oha dedim, sonradan olayı anladım.. Sana puanım 9 kankam dedim Anadolu Ulaşım'a bu noktada, daha da ne yazıyim ki, di mi ama :)

  Ha bu da son, otobüsün kitaplığı da var. Yok artık Ali Sami diyorsunuz, farkındayım.. Kitap kutusu var, istiyorsanız muavin getiriyor ve istediğinizi seçiyorsunuz.

  Internet hızından bahsetmemişim bak. EDGE olduğundan mı bilmiyorum, şimdiye kadar Ankara-İstanbul arası aldığım en iyi internet hizmetidir diye iddia edebilirim gönül rahatlığıyla. Yine otobüs abzürt yerlerden geçmediği zamanlarda çatır çatır kullanabiliyorsunuz. Hatta açın, video seyredin internetten, o derece!!..

  Uzun lafın kısası, test ettim, onayladım. Kamil Koç'la seyahat etmeye alışmış biri olarak Ankara İstanbul arasında Kamil Koç hizmeti ve kalitesiyle yarışabilecek bir rekabetçi firma bulmaktan fazlasıyla memnun kaldım. Bu kaliteden ödün vermeden ne kadar devam edebilir Anadolu Ulaşım bilmiyorum ama saatleri uygun olduğunda ilk tercih edeceğim firma olacaktır Ankara İstanbul arası yolculuklarda.. Bugün Didem'e anlatırken "sırf keyif için bile İstanbul-Ankara arası gidebilirim bu haliyle" dedim, o derece yani, siz düşünün :)

  En azından bir kere deneyin, bu kadar yazıyı niye yazdığımı anlayacak, bana hak vereceksiniz. Bu arada bu yazıyı yazmamda psikolojik destek (halk arasındaki söylenişiyle gaz) veren Didem'le Doruk'a teşekkürlerimi de bir borç bilirim efenim.

3 tatava:

various artists dedi ki...

beyfendi, fimamız hakkında yaptığınız açıklamalar gözlerimizi yaşarttı, adeta bir futbol taraftarı, adeta dindar bir kişiliksiniz! :P beleş biletleriniz artık, hobaaaaa

Hailsematary Beyefendi dedi ki...

in quality we trust sayın V.A. ;)

rahatsiz_insan dedi ki...

Az önce başka leziz bir hizmetlerini daha keşfettim. Mola yerinde ısmarlayınca yapılması uzun sürecek mantı gibi yiyecekler için otobüs mola yerine yaklaşırken servis memuruna "ben mantı istiyorum" diyormuşuz, o da mola yerindeki lokantaya haber veriyormuş. Molada indiğimizde mantımız bizi bekliyor oluyormuş.
Bkz. burası
Ne kadar leziz, ne kadar düşünceli bir hizmet anlayışı bu yahu!